Feng Shui Batı'da birçok insanın duyduğu ama ne olduğuna dair çok kaba ve genel fikrinin olduğu bir kavram. Çoğunlukla "yaşam mekanlarının doğada var olan enerjileri harekete geçirecek şekilde düzenlenmesi
" gibi bir açıklanır bu kavram. Bu tanımlama da yanlış değildir hani. Çin Kültürü içinde 8ö000 yıllık bir geleneği olan Feng Shui, bu uzun zaman diliminde oldukça büyük sayıda literatür ve usta çıkarmış.
Feng Shui ile ilgili en eski kaynaklar Milattan Önce 4,000 yıllarında Çin'in orta bölgelerine ait. Bu eski çağlarda yapıların kapıları güneşe ve bazı yıldızlara bakacak şekilde yapılmaya başlanmış. Daha sonra yavaş yavaş evrilen kavram, binalardan, bina içlerine, şehirlere hatta mezarlara kadar hemen hemen tüm yaşam ve ölüm mekanlarına uygulanır olmuş.
Feng Shui'nin asıl sıçraması manyetik pusula ve astrolabe'ın (gezegen ve yıldızların hareketlerini ölçen bir alet) icadı ile olmuş. Bu aletlerle teknikler ölçülebilir temellere dayandırılmaya başlanmış. Zamanla Feng Shui binaların, şehirlerin, bina iç mekanlarının ve tüm yaşam alanlarının pozitif qi enerjisinden en verimli şekilde yararlanacak şekilde düzenlenmesini amaçlayan bir "bilim" haline gelmiş.
Bugün Feng Shui Çinlilerin hayatlarının önemli bir parçası. Feng Shui masterlarının onayları ve tasarımları olmadan Çinlilerin hakim olduğu yerlerde çivi çakılmaz. Koca koca şehirlerin ortasında Feng Shui'si kötü diye on yıllarca bomboş duran araziler görebilirsiniz mesela. Siz ne kadar şüphe ile yaklaşsanız da Çinliler için Fenf Shui para, mal-mülk, yaşam, sağlık gibi konularda en iyiyi yakalamak için neredeyse olmazsa olmazdır.
Feng Shui'nin sayısız kolu, kuralı ve okulu olsa da bazı temellerini şöyle özetleyebiliriz:
Evinizde kullanılmayan birşeyi atın. Gereksiz fazlalıklar karışıklık yaratır ve Feng Shui'ye göre temiz mekan eşittir temiz bir zihin.
Herşey akışla alakalıdır. Evrendeki enerji sürekli akış halindedir ve eğer siz bu akışı bir şekilde bloke ederseniz kötü şans yaratırsınız. Evlerde akışı engelleyen nesnelerin kaldırılması, kolay girilir ve seyahat edilir girişler, odalar ve koridorlar yaratılması evin içine pozitif enerji akışını arttıracaktır.
Keskin kenarlar negatif enerji akışı yaratır. Keskin kenarlardan kurtulmak gerekir. Bu Çinliler için o kadar önemlidir ki keskin kenarlı bir binanın keskin ucu tarafında araziler uzun yıllar bomboş kalabilir.
Renkleri kısıtlayın. Dekorasyon için 3'ten fazla renk kullanmayın. Renk demişken kırmızı cesaret ve tutku, sarı mutluluk ve beslenme, mavi huzur ve barış, yeşil büyüme ve sağlık, turuncu iyimserlik ve sosyalleşme ve kahverengi güç ve istikrar demektir.
Kapılardan uzak durun. Sırtınızı kapıya vererek oturmayın, yatağınızın başını kapı ile aynı duvara koymayın.
Su, su ve su. Su mekanlarda cömertçe kullanılmalıdır. Havuzcuklar, akvaryumlar mekanın doğu, batı veya güneydoğu uçlarına konulmalıdır ki iş yaşamı qi'den yararlansın. Kuzey ve kuzeydoğu? Kasalar buralara konulmalıdır ki para ile dolsunlar :)
" gibi bir açıklanır bu kavram. Bu tanımlama da yanlış değildir hani. Çin Kültürü içinde 8ö000 yıllık bir geleneği olan Feng Shui, bu uzun zaman diliminde oldukça büyük sayıda literatür ve usta çıkarmış.
Feng Shui ile ilgili en eski kaynaklar Milattan Önce 4,000 yıllarında Çin'in orta bölgelerine ait. Bu eski çağlarda yapıların kapıları güneşe ve bazı yıldızlara bakacak şekilde yapılmaya başlanmış. Daha sonra yavaş yavaş evrilen kavram, binalardan, bina içlerine, şehirlere hatta mezarlara kadar hemen hemen tüm yaşam ve ölüm mekanlarına uygulanır olmuş.
Feng Shui'nin asıl sıçraması manyetik pusula ve astrolabe'ın (gezegen ve yıldızların hareketlerini ölçen bir alet) icadı ile olmuş. Bu aletlerle teknikler ölçülebilir temellere dayandırılmaya başlanmış. Zamanla Feng Shui binaların, şehirlerin, bina iç mekanlarının ve tüm yaşam alanlarının pozitif qi enerjisinden en verimli şekilde yararlanacak şekilde düzenlenmesini amaçlayan bir "bilim" haline gelmiş.
Bugün Feng Shui Çinlilerin hayatlarının önemli bir parçası. Feng Shui masterlarının onayları ve tasarımları olmadan Çinlilerin hakim olduğu yerlerde çivi çakılmaz. Koca koca şehirlerin ortasında Feng Shui'si kötü diye on yıllarca bomboş duran araziler görebilirsiniz mesela. Siz ne kadar şüphe ile yaklaşsanız da Çinliler için Fenf Shui para, mal-mülk, yaşam, sağlık gibi konularda en iyiyi yakalamak için neredeyse olmazsa olmazdır.
Feng Shui pusulası Luopan |
Evinizde kullanılmayan birşeyi atın. Gereksiz fazlalıklar karışıklık yaratır ve Feng Shui'ye göre temiz mekan eşittir temiz bir zihin.
Herşey akışla alakalıdır. Evrendeki enerji sürekli akış halindedir ve eğer siz bu akışı bir şekilde bloke ederseniz kötü şans yaratırsınız. Evlerde akışı engelleyen nesnelerin kaldırılması, kolay girilir ve seyahat edilir girişler, odalar ve koridorlar yaratılması evin içine pozitif enerji akışını arttıracaktır.
Keskin kenarlar negatif enerji akışı yaratır. Keskin kenarlardan kurtulmak gerekir. Bu Çinliler için o kadar önemlidir ki keskin kenarlı bir binanın keskin ucu tarafında araziler uzun yıllar bomboş kalabilir.
Renkleri kısıtlayın. Dekorasyon için 3'ten fazla renk kullanmayın. Renk demişken kırmızı cesaret ve tutku, sarı mutluluk ve beslenme, mavi huzur ve barış, yeşil büyüme ve sağlık, turuncu iyimserlik ve sosyalleşme ve kahverengi güç ve istikrar demektir.
Kapılardan uzak durun. Sırtınızı kapıya vererek oturmayın, yatağınızın başını kapı ile aynı duvara koymayın.
Su, su ve su. Su mekanlarda cömertçe kullanılmalıdır. Havuzcuklar, akvaryumlar mekanın doğu, batı veya güneydoğu uçlarına konulmalıdır ki iş yaşamı qi'den yararlansın. Kuzey ve kuzeydoğu? Kasalar buralara konulmalıdır ki para ile dolsunlar :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder